Hamile kaldığı için performansının düştüğü gerekçesiyle savunması bile alınmadan işten çıkarılan kadın işçiye Yargıtay’dan müjdeli haber geldi.
Mahkemede savunma yapan davalı patron ise davacının İş Kanunu’nun 25/2 maddesi gereği işten çıkarıldığını öne sürdü. Davacının şirket personelinin duyacağı şekilde telefonda genel müdüre bağırdığını, telefonu genel müdürün yüzüne kapattığını, dolayısıyla işyeri kurallarına ve disiplinine aykırı davranışlarda bulunduğunu iddia eden patron, fesih bildirimi yapılırken işten çıkarılma sebebinin işçiye bildirildiğini, ancak işçinin savunma vermediğini, davacı işçinin işten çıkarılma sebebinin hamilelik olmadığını savundu.
Yargıtay’dan emsal karar
Tarafları dinleyen mahkeme, davacının işe iade talebini reddetti. İşçinin avukatının temyiz başvurusu üzerine devreye giren Yargıtay 9. Hukuk Dairesi emsal bir karara imza attı. Kararda, şöyle denildi: “Davacının telefonda genel müdürüne bağırması ve telefonu müdürün suratına kapatması hadisesine ilişkin ifade veren tanıklar, feshe konu olaya şahit olmadığını, davacının müdüre hakaret etmediğini dile getirmişlerdir. Davacının eyleminin somutlaştırılmadığı ve kesin olarak ispatlanamadığı görülmektedir. Ayrıca işverence iş akdinin davacının kıdem ve ihbar tazminatları ödenerek geçerli sebeple feshedildiği halde fesihten önce davacının savunmasının alınmadığı anlaşılmakla feshin geçersiz olduğu kabul edilerek davacının işe iadesine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.”
Yargıtay, mahkeme kararının bozularak ortadan kaldırılmasına, feshin geçersizliğine, davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının 4 aylık brüt ücret tutarında belirlenmesine hükmetti.
Kaynak: Birgün