Yaklaşık 5 aydır devam eden örgütlenme çalışmamız kapsamında Çorlu’da kurulu bulunan Lila Kağıt fabrikası önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdik.
Sendikal örgütlenmenin işten atılmayla eşdeğer olduğu ülkemizde, Lila Kağıt işvereni bir kez daha yasadışı uygulama yaparak sendikalı işçileri gerekçesiz olarak işten çıkardı. Selüloz-İş olarak biz de buna karşın fabrika önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdik.
Basın açıklamasına Genel Merkez yöneticilerimiz, Şube Başkanlarımız, Şubelerimize bağlı işyerlerinin baştemsilci, temsilci ve üyeleri ile yaklaşık 7 aydır grev yapan Bel Karper işçileri, Tek Gıda-İş Sendikası Tekirdağ Şubesi, Türk-İş İstanbul Bölge Temsilcisi Adnan Uyar ve sivil toplum kuruluşları ile siyasi partilerin temsilcileri katıldı.
Basın metnimiz şu şekildedir:
“BASINA VE KAMUOYUNA
Değerli sınıf dostları, grevlerde ve direnişlerde mücadele veren işçiler, sevgili basın emekçileri;
Sendikalaşma haklarını kullanan ve bunun sonucunda işten atılan Lila Kağıt işçileri için gerçekleştirdiğimiz basın açıklamasına hepiniz hoş geldiniz.
Bundan tam 2 ay önce de işveren yine sendikamıza üye olan işçileri işten çıkarmış ve yine tam burada basın açıklamamızı ve eylemimizi gerçekleştirmiştik. Bunun sonucunda ise işyerindeki örgütlenmemiz önemli ölçüde ilerledi. İşçilerin sendikal haklarına sahip çıkmasını kabullenemeyen işveren ise yine bilindik yöntemlere başvurdu.
Nedir bu bilindik yöntemler? Baskı, tehdit, işçilerin e-devlet bilgilerini isteme, bugüne kadar vermediği sosyal yardımları örgütlenme sürecinde verme ve yerine getirmeyeceğini bildiğimiz birçok vaat. Ama Lila Kağıt işçileri bunların hiçbirine kanmadı ve sendikalarına sahip çıkmaya devam etti. Hiçbir şekilde örgütlenmenin önünü kesemeyen işveren bir kez daha işten atma yoluna başvurdu. Buradan ayrıca duyuruyoruz, içeride işçilere açıktan baskı yapan, işçileri sendikadan istifa etmeye zorlayan kişileri, bölümlerini ve görevlerini biliyoruz. Bu kişiler hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 118. Maddesini ihlal etmekten ceza davası açacağız. Süreci sonuna kadar takip edip, bu kişilerin hapis cezası da dahil her türlü cezayı almaları için uğraşacağız.
Daha önce çıkardıklarının “performanslarının” yetersiz olduğunu söyleyen işveren, bu sefer sadece “şirket kararı” demekle yetindi. Artık şirket çok iyi biliyor ki, rekorlar üstüne rekorlar kıran, her geçen gün üretimini ve karını arttıran, ihracatta ilk 160’lara giren bu işyerinde işçi çıkarmanın hiçbir geçerli nedeni yoktur. Tek nedeni sendikal örgütlenmedir!
Bir önceki işten çıkarmalarda “akıllanan” işveren, bu sefer çıkardığı işçiyi apar topar anlaştığı arabulucunun bürosuna götürüp, kıdem ihbar tazminatlarını verip dava yolunun önünü kesmeye çalıştı. Bu durumu fark etmemiz üzerine biz de arabulucu bürosunun önüne gidip, işten çıkarılan arkadaşlarımızın yanında olduk. Bunun üzerine işçileri bizle görüştürmemek için her türlü oyunu yapan işveren başarılı olamayınca, işçilere kıdem ihbar tazminatlarına ek olarak 6-7 maaş daha fazla para vererek anlaşma yoluna gitti. Anlaştığı işçilerle dahi bizi görüştürmekten korkan işveren, işçileri arka kapıdan kaçırdı.
Güneş balçıkla sıvanmaz! İşveren ne baskı yaparsa yapsın, ne kadar işçi çıkarırsa çıkarsın Lila Kağıt işyerine sendika girecek. Lila Kağıt işçileri artık kaderlerini, geleceklerini işverenin iki dudağının arasına terk etmeyecek.
Buradan üyelerimize ve bütün işçilere sesleniyoruz. Korkmayın, çekinmeyin. Sizler üye olduğunuz sürece, sendikanıza sahip çıktığınız sürece işveren hiçbir şey yapamaz. Zamanınızı yılbaşını ya da başka şeyleri bekleyerek boşa harcamayın, bugünden itibaren hepiniz üye olun ki, siz değil sizin taleplerinizi işveren beklemek zorunda kalsın.
Buradan ayrıca tüm kamuoyuna da sesleniyoruz. Marketlerde sizin de bildiğiniz SOFİA, MAYLO, BERRAK gibi markaları olan Lila Kağıt işyerinin sendikaya ve işçi haklarına olan bu tutumu devam ettiği sürece ürünlerini kullanmayın, boykot edin!
Örgütlenmemizin başından itibaren söylediğimiz gibi, biz Selüloz-İş Sendikası olarak üyelerimizin ve tüm işçilerin yanında olmaya devam edeceğiz. Biz bu tür baskılarla ve işten atmalarla ilk defa karşılaşmadık. Ama Lila Kağıt işyerinde bunların son defa olması için tarihi bir fırsatımız bulunmakta. Bizler bunun bilincindeyiz, Lila Kağıt işyerinde artık mızrak çuvala sığmaz!
İşvereni, işçilerin yasal hakkı olan Sendikayı tanımaya, işçiler üzerindeki baskıyı sonlandırmaya, yasadışı işten çıkarma uygulamasına son vermeye davet ediyoruz.
Yaşasın sendikal mücadelemiz!
SELÜLOZ-İŞ SENDİKASI“
